Translate

"Espas"ı Geçmeyelim

İmla kuralları ve noktalama işaretleri konusunda hala ortaokuldan kalma kağıt üstünde öğrendiğim bilgilerimi kullanıyorum, bir de sonradan farkında olmadan öğrendiklerimi. Yanlış yapıp yapmadığımı bilemediğim, emin olamadığım durumlarda da anlatımı bozmamasına özen gösteriyorum. Mutlaka da bir çok hata yapıyorum ama bunu, bir metni okuyup anlamanın ne derece konsantrasyonla ilgili olduğunu bildiğim için önemsiyorum. Paragraflarımı ayırıyorum gözüm yorulmasın, anlatmak istediklerim aralarda kaybolmasın vurgularım hafiflemesin diye.

Manyak mıyım ben? Hayır, sadece karşımdakinin işini kolaylaştırırsam belki beni daha iyi anlar diye umuyorum. Gönlümce "nktalama isartlerniin ta a.q." falan yazma özgürlüğüm de var elbette, ancak ben onları acele yapılan msn yazışmalarıma saklıyorum.

Sanal mecrada usulüyle metin yazmayı Üniversite 1. sınıfta bilgisayar dersinde öğrenmiştim (şimdilerde Mersin'de yaşayan ve bol bol tantuni yediğini duyduğum Beyhan Hocam'a selam olsun), sanırım öğrenimim süresince konuyu fazla ciddiye almışım ki beynimdeki bazı noktalarda hasar meydana gelmiş. Çünkü ben redaktör olmadığım halde, gözlerim öyleymişim gibi davranıyor. Gözlerimin espas hatalarına olan duyarlılığından fevkalade şikayetçiyim.

Espace Fransızca'da boşluk demek ve İngilizce'deki space de buradan geliyor. Türkçemize de espas olarak geçmiş. Noktalama işaretlerinden ve kelimelerden sonra konması gereken o tek bir boşluk yok mu o tek bir boşluk...

Herhangi bir metindeki espas hatalarının sayısına göre o metni okuma hevesim bile değişebiliyor. Hele iş başındayken elime geçen resmi yazılarda, sözleşmelerde veya e-posta yazışmalarında denk geldiğim zaman o metni ciddiye almakta zorlanıyorum. Takribi olarak 3. cümleye geldiğimde metni yazan kişi hakkında kafamda infaz başlıyor:

"Hımm... özensiz birisi sanırım..."
"Hımm... göz zevki de yok bunun canım..."

Aşağıda 2009'a girişimizle kullanmaya başladığımız ve bana monopoly paralarını anımsatan boyutlarıyla İkiyüz TL'lik bir banknot var. Hayır efendim, "ikiyüz" değil "iki yüz". Bu yanlıştan ötürü koleksiyoncular koşturmuş bankalara, serinin ilk paralarını alabilmek için. Tarihi bir hataymış bu onlar için, valla benim için de öyle çünkü Türk Dil Kurumu diyor ki “Sayıların her rakamını ve basamağını gösteren sözcük ayrı yazılır”. Çek yazarken durum farklı, araya başka bir rakam konulmasın diye bitişik yazılmalı.

İş yerinde bir kamu kuruluşuna yazdığımız resmi yazı, bu imla kuralına uymadığımız için geri dönmüştü. E ben de bana bu hatayla 200 tl basan başka bir kamu kuruluşuna "bunda espas hatası var" diye parayı geri göndereyim madem.


-- Yapmayalım efendim,espasları geçmeyelim ! --
(Gözüne söyle, bu cümledeki üç yanlışı bulmakla başlasın)